English | Turkish | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | stare in the face v. | başına gelecek gibi gözükmek |
Colloquial | stare in the face v. | yüzyüze olmak (başına gelecek) |
Colloquial | stare in the face v. | (bir durum vb) yakında olması kesin olmak |
English | Turkish | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | stare someone in the face v. | aşikar olmak |
Idioms | stare someone in the face v. | dik dik bakmak |
Idioms | stare someone in the face v. | gözünü dikip bakmak |
Idioms | look/stare you in the face v. | gözünün önünde olup fark edilmemiş/gözden kaçmış |
Idioms | look/stare you in the face v. | açıkça ortada olup fark edilmemiş/gözden kaçmış |
Idioms | stare (something) in the face v. | (bir şeye) karşı koymak |
Idioms | stare (something) in the face v. | (bir şeye) karşı çıkmak |
Idioms | stare something in the face v. | bir şeyle yüz yüze/karşı karşıya olmak |